16 Ekim 2010

Hiçbir Şey

Hiçbir şey yapmak istemiyorum. Hiçbir şey düşünmek istemiyorum. Hiçbir şey yazmak da istemiyorum. Başım ağrıyor. Zamanın çınlayışı mı bu? Dört bir yandan boktan haberler geliyor, televizyonu kırıp atmalı, laptop'ı parçalamalı, kalemleri yok etmeli, daktiloyu ters çevirip üstünde tepinmeli, tüm kitapları yağmura hediye etmeli sanırım. Bugün böyle uyuşmuş bir gündü, keyifsiz-tatsızdı. Herkes şemsiyesini açmış, birbirine çarpa çarpa şuursuzca ilerliyordu sokakta. Bense kapüşonumu çıkarttım, yağmurda yürüdüm bilerek. Koca bir kalabalık, her yerde, hiç durmuyor, kımıldıyor. Mide bulandırıcı bir ceza bazen sokakta olmak.

Hiç yorum yok: