31 Ağustos 2012

Yazmak ve Yazamamak

Yazmak bir kurtuluş mu, yoksa teslim oluş mu?
Yazmak sonsuz bir arayış mı?
Yazmak paslı ellerinden dökülen ruh parçacıkları mı?
Yazmak bir oyun mu yoksa?
Yazmak kâğıdın teninde kaybolmak mı?
Yazmak ne demek, yazamamak ne?
Yazamadığın an neden bir sıkıntı basar içini?
Yazdın ve yok oldun, işte hepsi bu. Derin bir sızı. Geçecek, sakin ol... Geçecek... Kan bu mavi akan... Senin kanın.

Yaz kurtul!

26 Ağustos 2012

Tatil mi Kitaplar mı?

İkinci öykü kitabım "Sonsuz Unutuş" çıktığından beri bir kısa öykü bile yazamadım desem? Ey hikâyeler neredesiniz?
***
Yeni, yepyeni projeler hazırladım ama şu an, tam da şu an istediğim tek şey kısa bir tatile çıkmak. 13-14-15-16 Eylül'de Kelebekler Vadisi'nde ilk kez gerçekleşecek olan 1. Uluslararası Kısa Film Festivali'ne davet edildim. Orayı severim, yıllardır uğradığım yerlerden biri, Olimpos gibi, Cunda gibi, Bozcaada gibi... Gitmek güzel olacak. Gitmek ne zaman güzel olmadı ki? Kentte sıkıştığını, nefesinin daraldığını hissettiğinde kaçmalısın... Yollarda bir şeyler-tanımsız-yüzü olmayan-sesi olmayan birileri (belki de nesneler) seni bekliyor. Yol sihirlidir.
***
18 gün sonra 35 yaşına giriyorum. 35 yaş olayı cidden garipmiş, farklı duygularla doluyor insan. Ne yani şimdi büyüdük mü biz? Kime göre, neye göre? Seyrelen saçlar, daha hızlı yorulan bir beden, sessizliği arayan bur ruh ve birkaç kadeh rakı ya da 5-6 birada sıkılan, uzaklaşmak isteyen bir "karakter" mi bu "yaş alan" canlı? Zamanın canı cehenneme, hiçbir durumda umurumda olmadı o. İnsanların eşit olduğuna inanırım, "yaş" sadece bir rakam benim için ve benim gibi düşünenler için, buna eminim.
***
Bu blogu açalı uzun süre oldu. Burayı çok ihmal ettim, burada yazmayı kişisel sitemden daha fazla seviyorum, ama kayboluşumun haklı sebepleri vardı. Yayınevi için harcadım tüm enerjimi, kitap projeleri çok vaktimi aldı. Belki düzenli olarak yazarım yeniden, kim bilir.
***

"80'lerde Çocuk Olmak" kitabı ve "90'lar Kitabı"nın ardından yeni projelere yoğunlaştım: Hatta bir kitap bitti ve 2-3 ay içinde tüm kitapçılarda olacak: "Tuhaf Alışkanlıklar Kitabı" koydum adını... 125 yazarlı harika bir kitap oldu. Çok renkli-çok neşeli yazılar var içinde... Umarım sevilir. Bu kadar komik takıntıların varlığı bile tüyler ürpertici (şaka yapıyorum) :) Ben hazırlarken çok eğlendim, siz okurken neler hissedersiniz bilemem :)

Kitaplara katılımı herkese açık tutuyorum, sesini duyurmak isteyen pek çok genç arkadaş başvuruda bulunuyor ve gerçekten de çok yetenekli imzalara rastlıyorum. Onlara kitaplarda şans veriyorum. Onlardan umutluyum. Gelecek onlarda.

Yitik Ülke kuruldu kurulalı onu büyütmek ve yaşatmak için çabalıyorum. Yoruldum mu? Hayır. Her yeni kitap yeni bir güç katıyor.

Bu arada, bahsettiğim projelere katılım için Twitter üzerinde @yitikulkeyayin adresini ekleyebilir, www.yitikulke.com sitemizdeki Projeler başlığına göz atabilirsiniz.

Şimdi biraz sessizlik zamanı... Çok çalışmak gerek... Bu kitaplar çok emek istiyor ve internet bir yönüyle de oldukça fazla vaktimi almaya başladı...